HDP: Tencerenin kaynamadığı ülkede silaha kurşun harcanmasın
HDP, "Demokrasi Buluşmaları" kapsamında Saraçhane Parkı'nda buluşma gerçekleştirdi. AKP'nin işçi ve emekçilere açlık ve yoksulluğu dayattığı vurgulanan buluşmada, birleşik mücadelenin önemine dikkat çekildi. Yapılan konuşmalarda "20 milyon insanın açlıkla mücadele ettiği, tencere kaynatamadığı bir ülkede, silaha tek kuruş harcanmasını istemiyoruz" dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü, "Demokrasi Buluşmaları" kapsamında İstanbul'a Saraçhane Parkı'nda "Savaşa ve yoksulluğa hayır" şiarıyla buluşma gerçekleştirdi.
"Hep birlikte" ve "Em bı hev re" yazılı önlükler giyen HDP üyeleri, "HDP umuttur umut dimdik ayakta", "Bı ji berxwedana jinan", "Yaşasın halkların kardeşliği", "Savaşa değil, emekçiye bütçe", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" sloganlarını attı.
Buluşmaya HDK Eş Sözcüleri İdil Uğurlu ve Sedat Şenoğlu, HDP milletvekilleri, İl ve ilçe yöneticileri, ESP İl Eşbaşkanları Ezgi Bahçeci ve Hüseyin İldan, SKM Sözcüsü Deniz Aktaş, DİSK/Limter-İş Sendikası Genel Başkanı Kanber Saygılı, SYKP Eş Genel Başkanı Cavit Uğurlu, Devrimci Parti Genel Başkanı Burcu Gül, Halkevleri, Yeşiller ve Sol Parti, SODEV, 78'liler, EMEP'in de aralarında olduğu çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.
İlk olarak İl Eşbaşkanı Elif Bulut konuşma yaptı. "Yoksulluk kaderimiz değildir, savaşa bütçe ayrılmasını istemiyoruz" talepleriyle toplandıklarını söyleyen Bulut, halka açlık ve yoksulluğunun dayatıldığını söyledi. Bulut, bunun değişmesi için her yerde mücadele edeceklerini vurguladı.
İl Eşbaşkanı Erdal Avcı ise, "40 yıldır kronikleşmiş iki sorun var; savaş ve yoksulluk" diyerek, "Savaş ve yoksulluk bu ülkenin kaderi değildir" dedi. "Savaş bitmeden, toplum huzura kavuşmaz, ekonomik düzlüğe çıkılamaz" diyen Bulut, savaş sona ermeden ülkenin ekonomik olarak düzelmeyeceğini, halkın huzura ulaşamayacağını kaydetti. HDP olarak yıllardır bunun için mücadele edeceklerini ifade eden Bulut, 1 Eylül'e kadar çok sayıda buluşma gerçekleştireceklerini hatırlattı.
Zeytinburnu Belediyesi'nden atılan ve direnişte olan Kenan Güngördü, "Onlar savaş diyor biz barış diyoruz. Onlar KHK diyor biz barış diyoruz. Biz sadece işimizi değil, adalet, hukuk, özgür bir toplum, özgür bir ülke yaratmak için mücadele ediyoruz" dedi ve mücadelesini süreceğini söyledi.
EMEKLİLER HAYATIN TAM ORTASINDA
Demokratik Emekliler Sendikası Girişimi'nden Sebahattin Altınbaş, "Savaşta, yoksullukta, açlıkta her şey bizi ilgilendiriyor çünkü hayatın tam ortasındayız" dedi. Eşit, demokratik, adil ve özgür bir yaşam için mücadele içerisinde olduklarını, olmaya devam edeceklerini söyledi. Altınbaş, birleşik mücadelenin büyütülmesi gerektiğini söyledi.
KESK İstanbul Şubeler Platformu adına Gülseren Gündoğdu konuştu, KESK'in kurulduğu günden bu yana sömürüye karşı ezilenlerin emekçilerin yanında olduğunu ifade etti.
SAYGILI: SAVAŞ, YOKSULLUK VE AKP KADERİMİZ DEĞİLDİR
HDP'nin yaptığı buluşmaları desteklediklerini belirten Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı ise şunları söyle: "Savaş demek işsizlik, kadın cinayeti, çocuk istismarı, açlık ve yoksulluk demektir. Emek mücadelesi savaşa karşı mücadele demektir. İşçi sınıfı savaşa karış mücadele etmediği durumda asla ekmeğini büyütemez. Bir ülkede demokrasi ne kadar kıtsa işçilerin hakları o kadar kıttır. Savaşa, sömürüye, işsizliğe ve yoksulluğa karşı birlikte mücadele etmek zorundayız. Ne yoksulluk, ne işsizlik ne da AKP iktidarı asla kaderimiz değildir. Özgürlük ancak emek ve mücadele ile kazanılır."
KÖSE: BİRLİKTE MÜCADELE ETMEK ZORUNDAYIZ
Şaziye Köse "Tek başına bir kurtuluş yok, tek başına mücadele de yok" diyerek, birleşik mücadelenin kurulmasının ve büyütülmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Köse, şöyle devam etti: "Her yerde birlikte birlikte mücadele edeceğiz, saldırıları birlikte karşılayacağız. Bir birimizle dayanışacağız. Artık normalleşme yok. Felaketlerin, krizlerin birbirini izleyeceği bir dönem yaşıyoruz, yaşayacağız. Dünyanın her yerinde devletler, otoriter bir rejim inşa etmeye çalışıyor. Faşizm kurumsallaşırken, önce emek örgütlerini kendi denetimine almak istiyor. Sendikalar devletten bağımsız değilse, işçilerin öz çıkarları için mücadele etmez" dedi.
UĞURLU: BİZE DAYATILAN KADERİ DEĞİŞTİRMEK ELİMİZDE
HDK Eş Sözcüsü İdil Uğurlu, milyonların özgürlük mücadelesi verdiğini ve iktidarın bunu hazmediğini söyledi. Uğurlu, "Bize dayatılan kaderi değiştirmek elimizde. Çözüm belli, savaşın ve çözümün adresi belli, Kürt sorunun demokratik yollarla çözümü demokrasi ve barışın yolunu açacaktır. Halklarla ortak mutabakat sağlanarak yola devam etmektir, çözüm" şeklinde konuştu.
LGBTİ+ aktivistleri adına İdil Yıldız konuştu. Ençok kadın ve LGBTİ+'lerin ezildiğini belirten Yıldız, "Bizleri kapsamayan hiçbir demokrasiyi tanımıyoruz. Bu mücadelenin içerisinde, parçasıyız. Vardık, varız, var olacağız" dedi.
TİRYAKİ: TENCERENİN KAYNAMADIĞI ÜLKEDE SİLAHA TEK KURUŞ HARCANMASIN
HDP Batman Milletvekili Mehmet Tiryaki, son sözü aldı. Polislerin, sürekli sosyal mesafe sağlanmadığı iddiasıyla anons yapmasına tepki gösteren Tiryaki, "Bu anonsların hiçbiri sesimizi kısamaz, yıldıramaz" dedi.
AKP'nin iktidara geldiğinde "Yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklara karşıyız" dediğini hatırlatan Tiryaki, "Bakın açlık sınırı 2438 TL, yoksulluk sınırı 7942 TL. 22,5 milyon insan açlık ve yoksullukla mücadele ediyor. AKP'nin 18 yılda Türkiye'yi getirdiği hal işte budur. 20 milyon insanın açlıkla mücadele ettiği, tencere kaynatamadığı bir ülkede, silaha tek kuruş harcanmasını istemiyoruz. Bu iktidar sadece Kürtlerle savaşmıyor, savaşı dünyanın dört bir yanında varlık sorunu olarak sürdürüyor. Bu iktidar Libya'da da savaşı savunuyor, biz Libya'da da barış istiyoruz, Azerbaycan'da da, dünyanın her yerinde" dedi.
Türkiye'nin dört bir yanında sokakta olduklarını ve direndiklerini vurgulayan Tiryaki, "AKP gidecek ve biz dimdik ayakta kalacağız" diyerek sözlerini bitirdi.