24 Eylül 2024 Salı

İHD: Islak imzalı nefret karşısında geri adım atmayacağız

İHD İstanbul ve Ankara şubeleri 17 Eylül'de gerçekleştirilecek LGBTİ+'lara dönük nefret mitingine tepki göstererek, "Bu ıslak imzalı nefret karşısında geri adım atmayacağız, devlet onaylı bu nefret ağına geçit vermeyeceğiz" dedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul ve Ankara şubeleri, LGBTİ+'ları hedef alan ve 17 Eylül'de Saraçhane'de düzenlenmesi planlanan nefret mitingi ve bu mitinge çağrının kamu spotu olarak yayınlanmasına şube binalarında yaptığı basın toplantısıyla tepki gösterdi.

ANKARA
İHD Ankara Şubesi'nde düzenlenen basın açıklamasına çok sayıda demokratik kitle örgütü temsilcisi katıldı. Basın açıklamasını okuyan İHD Ankara Şube Eşbaşkanı Aslı Saraç, çok uzun süredir LGBTİ+'lara karşı nefret söylemi ve uygulamalarını içeren bir politika izlendiğini söyledi.

Bu politikaların ulusal ve uluslararası sözleşmelere aykırı olduğunun altını çizen Saraç, devlet yöneticilerinin açıkça hukuka aykırı açıklamalarda bulunduğunu kaydetti. RTÜK'ün hazırladığı kamu spotu ve kamu spotunda yer alan mitingin nefretin örgütlenmesinde bir araç olacağını kaydeden Saraç, "Cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimler; yöneticilerin desteklemediği bir görüş, hoş karşılanmayan bir eylem ya da toplumsal normlardan 'sapma' gibi ele alınamaz ve protesto edilemez. İnsan olmayı protesto edemezsiniz. Bu 'protesto hakkı' değil nefret suçu ve ayrımcılıktır" dedi.

Nefret saldırılarının yoğun yaşandığı Türkiye'de bu nefret mitinginin devlet tarafından alenen desteklenmesinin nefreti körükleyen ve şiddeti arttıran bir niteliği olduğunu ifade eden Saraç, "Söz konusu kamu spotunu ve odak haline getirilen LGBTİ+ nefretini protesto etmek için RTÜK önünde yürüyüş düzenleyen LGBTİ+lar ve hak savunucuları polis işkencesiyle gözaltına alındı. Bu gözaltılar ve işkence bize bir kez daha gösterdi ki, devlet eliyle desteklenen bu nefret, zaten orantısız güç kullanan kolluk kuvvetlerini tekrardan cesaretlendirmiştir. Hali hazırda yaşam güvenliği tehlikede olan LGBTİ+lar 'benim esnafım işini bilir' politikası ile yeniden tehlike altına itilmiştir. Devlet tüm vatandaşların can güvenliğinden sorumludur" dedi.

İHD olarak devletin bu nedenli ayrımcılık ve nefret içerikli uygulama ve söylemlerini protesto ettiklerini dile getiren Saraç, şöyle devam etti: "Bu ıslak imzalı nefret karşısında geri adım atmayacağız, devlet onaylı bu nefret ağına geçit vermeyeceğiz. Toplumda uyandırılmak istenilen nefretin tam karşısında, insan haklarının ve yaşam haklarının yanındayız. İnsan hakları savunucuları olarak LGBTİ+ yurttaşlara karşı yürütülen ayrımcılık ve nefrete sonuna kadar karşı çıkacağımızı bir kez daha dile getiriyoruz. Toplum bizden başkası değil, toplum biziz! Haklarımızdan, hayatlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Varoluşumuz yasaklanamaz."

İSTANBUL
İHD İstanbul Şubesi'nde de nefret mitingi ve mitinge dair videonun kamu spotu olarak yayınlanmasına tepki amaçlı basın toplantısı düzenlendi.

"Bu kamu spotunun açıkça LGBTİ+'lara karşı nefret örgütlemek adına hazırlandığı ortadadır. Yine 17 Eylül'de Saraçhane'de yapılacak mitingde bu kamu spotu nefretin örgütlenmesinde ayrı bir araç olacaktır" ifadeleri kullanılan açıklamada, bunun protesto hakkı değil nefret suçu ve ayrımcılık olduğu vurgulandı.

Açıklamada, "Nefret saldırılarının en yoğun yaşandığı bir coğrafya olan Türkiye'de bu nefret mitinginin devlet tarafından alenen desteklenmesi, toplumsal hoşgörüye bir saldırı niteliği taşımaktadır. Bu tür eylemler nefreti körüklemeye, şiddeti arttırıp olağanlaştırmaya zemin hazırlar" ifadeleri yer aldı.

Açıklama şöyle devam etti: "Bizler İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi LGBTİ+ Komisyonu olarak gerek devlet dilinin bu denli ötekileştirici ve ayrımcılık içeren açıklamalarını ve uygulamalarını gerekse mitingde dile getirilecek olan nefret içerikli söylemleri protesto ediyoruz. Bu ıslak imzalı nefret karşısında geri adım atmayacağız, devlet onaylı bu nefret ağına geçit vermeyeceğiz."