24 Eylül 2024 Salı

'Tüm yeryüzünde yaşamı savunmaya devam edeceğiz'

Çanakkale'deki orman yangınlarına ilişkin açıklama yapan siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri, "Çanakkale yangınında hasar gören bölgenin rehabilitasyonu, yangından etkilenen bölge halkının zararının tazmini gerekmektedir. Ayrıca Çanakkale'de ciddi bir yaban hayatı ve orman kaybı yaşandığı göz önünde tutularak av yasağı ilan edilmelidir" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Ekoloji Meclisi, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Çanakkale İl Örgütü ve Kadın ve Gençlik Meclisleri, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Devrimci Parti, İnsan Hakları Derneği (İHD), Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) ve Partizan Çanakkale örgütleri, Türkiye ve Yunanistan'da devam eden orman yangınları ve eko-kırımlara ilişkin ortak açıklama yayınladı.

Çanakkale'de 22 Ağustos'ta başlayan yangınlarda 4 bin hektar alanın zarar gördüğü, bini aşkın insanın tahliye edildiği, çok sayıda hayvanın hayatını kaybettiği ve kentin dumanla kaplandığı kaydedilen açıklamada, yangına müdahale konusunda yetkililerin plansız ve yanlış bir yol izlediğinin altı çizildi. "Durum, tedbirsizliğin ve sistemsizliğin yaşamlarımızı nasıl pamuk ipliğine bağlı kıldığının acı bir göstergesi" denilen açıklamada, Çanakkale'de 16 Temmuz'da çıkan yangının da uzun süre kontrol altına alınamadığı, 8 köyün yangından zarar gördüğü hatırlatıldı.

Sınırın diğer yanında Yunanistan'da yangınların da devam ettiği kaydedilen açıklamada, "Temmuz ve Ağustos aylarında toplamda 110.000 hektardan fazla orman ve tarım arazisi yandı. 35 kişi yangınlar nedeniyle hayatını kaybetti, sayısız canlı hayvan da aynı kaderi paylaştı. 26 mülteci, Yunanistan'a geçmeye çalışırken Dadia ormanında canlı canlı yanarak öldü. On binlerce insan evlerini terk etmek zorunda kaldı, alevler Alexandroupoli hastanesinin çevresine ulaştı ve personeli tüm hastaları tahliye etmek zorunda kaldı" ifadeleri kullanıldı.

Kürt bölgelerinde ise özel güvenlik politikalarıyla ekolojik yıkımın sürdüğü dile getirilen açıklamada, 26 Temmuz'da Cudi dağının eteklerinde yangın çıktığı, yerel kaynaklara göre yangının askerlerce başlatıldığı hatırlatıldı. Günlerce yangına müdahale edilmesine izin verilmediğine dikkat çekilen açıklamada, "Besta, Gabar, Cudi bölgelerinde korucuların eliyle başlatılan ağaç kesimi ve orman yangınları 1 ayı geçkin süredir devam ediyor" ifadeleri kullanıldı.

İklim krizinin getirisi olan aşırı sıcaklar ve orman yangınlarına karşı daha fazla önleyici tedbirin gerekliliğine vurgu yapılan açıklamada, "Yaban hayatın ve tarım alanlarının korunması amacıyla politikalar geliştirilmeli ve hayata geçirilmelidir. Orman varlığının ve yaban hayatın korunmasının yanı sıra artırılması, yanan veya doğal afetlerden zarar gören doğal alanların bilimsel veriler ışığında rehabilite edilmesi gerekmektedir. Ekolojik yıkım artık yaşamımızın bir parçası ve hemen şimdi mücadele etmek zorundayız" ifadeleri kullanıldı.

Sermaye ve devlet eliyle doğa katliamlarının sürdüğü dile getirilen açıklama, şöyle devam etti: "Çanakkale'de Kazdağları direnişi ile kazandığımız Kirazlı bölgesinde kesilen orman sahası halen rehabilite edilmemiştir. Ayrıca Bayramiç'te Kazdağlarında, Cengiz Holding'in Haliağa altın- bakır madeni projesine karşı yurttaşlar ve stklar olarak açtığımız davayı kazanarak projeyi iptal ettirmemize rağmen Cengiz Holding aynı alan için yeniden ruhsat almış ve hukuki süreç yeniden başlamıştır. Bu esnada son aylarda proje alanında devlet eliyle ağaç kesimlerine başlanmış, söz konusu ekokırım projesi için orman varlığı yok edilmektedir. Aynı şekilde Muğla Akbelen'de sermaye ve devletin orman katliamı ve halkın direnişi devam ediyor. Hatay Dikmece'de de tarım alanlarının kamulaştırılmasına karşı halkın mücadelesi devam ediyor."

Yaşam savunucuları olarak ülkenin ve dünyanın her köşesinde yürütülen yağma, talan ve katliam politikalarına karşı çıkıldığı vurgulanan açıklama, şöyle devam etti: "Kapitalist sermaye ve iktidarlar, nasıl bütün ülkede, bütün dünyada bir ekolojik yıkım, doğa talanı ve yağma, rant politikası izliyorsa biz de bütün ülkede, tüm yeryüzünde birlikte savaşa hayır demeye, yaşamı savunmaya, ağaçların, yaban hayatın, yaşam alanı yok edilen tüm canlıların, hayvanların sesi olmaya devam edeceğiz. Öncelikle Çanakkale yangınında hasar gören bölgenin rehabilitasyonu, yangından etkilenen bölge halkının zararının tazmini gerekmektedir. Ayrıca Çanakkale'de ciddi bir yaban hayatı ve orman kaybı yaşandığı göz önünde tutularak av yasağı ilan edilmelidir."