10 Ekim aileleri AYM'ye başvuracak
10 Ekim Ankara Gar Katliamı davasında mahkemenin İçişleri Bakanlığı ve diğer kamu kurumları hakkında "ihmal kusuru yok" kararı vermesine tepki gösteren 10 Ekim aileleri, AYM'ye başvuracaklarını açıkladı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipleri Birliği (TTB), 10 Ekim Barış Derneği (10 Ekim-Der) ve 10 Ekim Ankara Gar Katliamı avukatları, katliama ilişkin devam eden yargılama sürecinde Danıştay'ın İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) hakkında "hizmet kusuru yoktur" kararı vermesine tepki gösterdi.
Ankara'da bulunan KESK Genel Merkezi'nde düzenlenen basın toplantısında KESK Genel Sekreteri Şenol Köksal söz aldı.
Katliamla ilgili çok sayıda tazminat davası açıldığına işaret eden Köksal, İçişleri Bakanlığı'na karşı açılan bu davalarda bakanlığın katliamdan maddi ve manevi zarar görenlerin zararlarını karşılama sorumluluğu olduğunun altını çizdi. Köksal, şöyle devam etti: "İzinli bir mitinge katılanların yaşamını koruma sorumluluğu olan bakanlığın, katliam öncesinde pek çok istihbarat ve ihbara rağmen gerekli tedbirleri almayarak, katliamın gerçekleşmesinin ardından acil sağlık hizmetlerini yeterli şekilde sunmayarak, alana kimyasal gazlı polis müdahalesi ile kusurlu olduğu belirtilmiş, bu iddia İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri raporuna ve TTB'nin hazırladığı iki ayrıntılı rapora dayandırılmış olmasına rağmen idari yargı mercii somut delilleri ve iddialarımızı görmezden gelerek devletin sorumluluğunun üstünün kapatılmasına hizmet etmektedir"
Danıştay İdare Davalar Genel Kurulu'nun tebliğini kabul etmeyeceklerini ifade eden Köksal, söz konusu yazıdaki ayrıntıları şöyle paylaştı: "DEAŞ'ın ülkemize yönelik uluslararası ses getirecek çapta büyük bir eylem yapma kararı aldığı, bu eylemle ilgili olarak seçtiği grubu Suriye Deyr-ez Zor'da bulunan bir kampta özel eğitime tabi tutmaya başladığı, planlanan eylemin uçak/gemi kaçırma ya da miting/kalabalık yerde aynı anda çok sayıda canlı bomba patlatma şeklinde kompleks bir eylem olabileceği yazısına rağmen olay öncesinde ve esnasında davalı idare tarafından gerekli emniyet tedbirinin alındığı, önleyici ve güvenliğe yönelik bomba, alan aramalarının yapıldığı iddiasıyla idarenin hizmet kusurlarının bulunmadığı anlaşılmıştır."
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu kararının yargının siyasallaştığının delili olduğunu vurgulayan Köksal, gerçeğin üzerini örtme amacı taşıyan bu kararların hiçbirinin 10 Ekim Katliamı mağduru aileler nezdinde karşılığı olmadığını kaydetti. Köksal, devletin katliamdaki sorumluluğunun ortaya çıkması için adalet mücadelesini sürdüreceklerinin altını çizdi.
10 Ekim-Der Başkanı Mehtap Sakinci, ailelerin her zaman adaletsizliği teşhir ettiğini kaydetti. Dava süreçlerinin çok uzun sürdüğüne ve tüm taleplerinin yok sayıldığına işaret eden Sakinci, "Kamu kurumlarının hizmet kusuru yok kararı verildi. Başından bu yana bir aklama çabası söz konusu. Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuracağız. Mücadele etmeye devam edeceğiz" dedi.