Çepni: Tecridi sürdürenler halk karşısında hesap verecektir
HDP'nin İmralı tecridine karşı başlattığı nöbetin 25'inci gününde konuşan HDP İzmir milletvekili Murat Çepni, AKP-MHP iktidarından kurtulmak için Kürt sorununda çözümsüzlüğe ve çözümsüzlüğün temel nedeni İmralı tecridine karşı durmak gerektiğini vurguladı.
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) İmralı tecridine karşı adalet nöbeti 25'inci gününde Meclis önünde devam etti. "İmralı'da hukuk uygulansın", "Savaşa ve tecride son", "İmralı'ya avukatlar gitsin", "Tecrit insanlık suçudur" dövizleri taşıyan milletvekilleri Şevin Coşkun, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Murat Sarısaç, Muazzez Orhan, Kemal Peköz, Murat Çepni, Hasan Özgüneş, İmam Taşçıer, Nusrettin Maçin, Serpil Kemalbay, Ali Kenanoğlu ve Rıdvan Turan adına Murat Çepni söz aldı.
24 gündür Adalet Bakanlığı ve iktidara hukuku uygulama ve tecride son verme çağrısı yaptıklarının altını çizen Çepni, hala bu çağrılarına hiçbir yanıt alamadıklarını kaydetti.
Tüm toplumun seçimle meşgul olduğunu dile getiren Çepni, "Bu zulüm, soygun ve savaş düzeninden beslenenler kendi iktidarlarının sürgit devamını bekliyorlar ama bundan muzdarip olan milyonlarca insan bu iktidardan kurtulmayı bekliyor. Şunun altını bir kez daha çiziyoruz; bu iktidardan kurtulmak istiyorsak, bu iktidarın kendini beslediği en temel mesele olan Kürt sorununa yaklaşımına hayır demek zorundayız" ifadelerini kullandı.
Çözümsüzlüğün düğümlendiği yerin İmralı Hapishanesi olduğunun altını çizen Çepni, burada tutsak edilen PKK lideri Abdullah Öcalan ve beraberindeki Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'ın aylardır aileleri ve avukatlarıyla görüşemediğini dile getirdi.
Türkiye'de hukukun kişilere özel uygulandığını vurgulayan Çepni, şöyle devam etti: "İşleyiş bir kez böylesine yoldan çıkmışsa; mafyaların, çetelerin, uyuşturucu baronlarının, hırsızların, yolsuzların eksenine girmişse, buradan kaybedecek olan milyonlarca yoksuldur. Halkımıza sesleniyoruz; tecride karşı durmak, ekmeğine sahip çıkma mücadelesidir. Tecride karşı tutum almak, tüm antidemokratik uygulamalara karşı tutum almak demektir. Tecride karşı tutum almak, savaştan ve kandan beslenenlere karşı yeter 'edî bese' demektir. Burada bir kez daha söylüyoruz. Nöbetimiz ve tecride karşı mücadelemiz sürecek."
Adalet Bakanlığı başta olmak üzere tecridin son bulması talebine cevap vermeyen, tecridi sürdüren herkesin halk karşısında hesap vereceğinin altını çizen Çepni, "Acilen adım atılmasını bekliyoruz. Tüm halkımızın da bu konuda sesini yükseltmesini ve tutum almasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.