25 Eylül 2024 Çarşamba

ESP'den LGBTİ+'larla dayanışma çağrısı: Onur Yürüyüşlerini sahiplenelim, katılalım

LGBTİ+'lara yönelik saldırılara, Onur Yürüyüşlerine getirilen yasaklara tepki gösteren ESP MYK'sı, LGBTİ+'ların "Alışın, buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz" direnişiyle dayanışmaya, Onur Yürüyüşlerine katılmaya çağırdı. 

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), LGBTİ+'lara yönelik artan nefret saldırılarına ilişkin açıklama yaptı, LGBTİ+'larla dayanışmaya çağırdı. 

'ALIŞIN BURADAYIZ'
Faşizme inat LGBTİ+'ların direnişi sürüyor" başlıklı açıklamada şu ifadeler yer aldı: "2015 yılından itibaren AKP -MHP faşizmi tarafından yasaklanan Onur Haftası etkinlikleri; bu yıl yine erkek egemen heteroseksist düzene karşı direnişlerle başladı. Faşist şef Erdoğan'ın seçim gecesi LGBTİ+' ları doğrudan hedef göstermesi ile birlikte yasaklar ve baskılar peş peşe geldi. Film gösterilerinin, kahvaltı etkinliklerinin yasaklanmasına, 11. ODTÜ Onur Yürüyüşü ve 9. Trans Onur Yürüyüşüne saldırılarına karşı LGBTİ+'lar; 'Alışın buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz' diyerek direnişle karşılık verdi.

'LGBTİ+'LAR VAROLUŞ MÜCADELESİNE DEVAM EDİYOR'
"Politik İslamcı AKP, erkek egemenliği ile sermaye düzenin devamlılığını sağlamak için LGBTİ+ düşmanlığı üzerinden aileyi kutsallaştırırken nefret söylemini kendi bekasını korumak için kullanıyor. Faşizmin LGBTİ+'ları ve kadınları toplumsal alandan izole etme, kazanılmış haklarını gasp etme ve 'makbul' olanı yaratma savaşında kazanım elde edemediği açıktır. Baş eğmeyen ve direnen bir mücadele dinamiği ile karşı karşıya kalan politik İslamcı faşist diktatörlük, kadınlara ve LGBTİ+'lara karşı açık bir yok etme savaşına girmiştir. Ataerki ve heteroseksizmle karakterize AKP-MHP faşizminin seçim ittifakı adı altında birleştiği Hizbullah ve Yeniden Refah Partisi ile kurduğu ortaklığın temel sebeplerinden biri de budur. Seçim meydanlarından başlayarak seçim gecesi ayyuka çıkan nefret söylemleri, her türlü eylem ve etkinliğin yasaklanması önümüzdeki dönemde LGBTİ+ düşmanlığının artacağını ve faşist şeflik rejimi her türlü kadın ve LGBTİ+ düşmanı uygulamayı devreye sokacağını gösteriyor. Ancak tüm bu saldırılara rağmen 'Makbul olmadıkları' gerekçesiyle iş, barınacak ev bulamayan, ikili cinsiyet rejimi nedeniyle hastanelerde tedavi ve sağlıklı yaşam hakkına erişemeyen, hapishanelerde bu rejimin en ağır tecrit koşullarına maruz kalan, eylem ve etkinliklere, Onur Yürüyüşüne katıldıkları gerekçesiyle şiddetin her türlüsü ile karşı karşıya kalan, varoluşları nedeniyle yargılanan LGBTİ+'lar dün olduğu gibi bugünde varoluş mücadelesine devam ediyor.

'ONUR YÜRÜYÜŞLERİNE KATILMAYA ÇAĞIRIYORUZ'
"Cins ayrımsız, özgürlükçü bir gelecek için erkek egemen heteroseksist düzenin maddi temellerini ortadan kaldıracak gücün basınından, yargısına LGBTİ+'ların varoluşuna savaş açmış bu rejime ve sisteme karşı örgütlenmekten geçtiğini görüyor ve tüm ezilenleri bu gücü sahiplenmeye çağırıyoruz. Erkek egemen rejimin heteroseksizmi dayatan toplumsal ahlak anlayışına, homofobik, transfobik ve bifobik saldırılara karşı LGBTİ+'ların bedelini yaşamları ile ödeyerek kazandıkları, öfkeyi ve cüreti büyüttükleri 25 Haziran'da gerçekleşecek Onur Yürüyüşüne tüm LGBTİ+'ları, İşçileri, emekçileri, kadınları ve gençleri sahiplenmeye ve katılmaya çağırıyoruz."