21 Eylül 2024 Cumartesi

'Güvenlik sorununun kaynağı köpekler değil kamu otoritesidir'

Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi Antalya'da hayvan katliamına karşı nöbetin dün 9. gününde Attalos Meydanında açıklama yaptı. Açıklamada, Türkiye'nin güvenlik sorununun kaynağının köpekler değil, sokak köpeklerine, halka, tüm canlılara karşı sorumluluğunu yerine getirmeyen kamu otoritesi olduğu vurgulandı.

Sokak hayvanlarının katledilmesi yasasına karşı Yaşam İçin Yasa İnisiyatifi, dün Antalya'da bir kez daha bir araya geldi. Nöbet eyleminin 9. gününde Attalos Meydanında bir araya gelen inisiyatif üyeleri, "Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin" pankartı açtı.

"Sokaktayım yanındayım" diye haykıran inisiyatif üyeleri, "11 yıl önce yine bugün Gezi Parkı Direnişi ve isyanına katılarak ağacı, hayvanı, doğayı, insanı savunan eylemcilere doğrultulan tetik çekildi ve Ethem Sarısülük'ü bizden kopardı. Ethem'i dostlukla ve sevgiyle anıyoruz" dedi.

İktidara, "Hayvan ve doğa katliamı yapmanıza izin vermeyeceğiz" diye seslenen inisiyatif üyeleri, "Bizler ağacı, toprağı, hayvanı, insanı; ötekileştirilen, sömürülen ve hedef haline getirilen tüm canlıları korumaya devam edeceğiz. Sınıfsız, sınırsız, eşit, adil, yaşanabilir bir dünya için her zaman yaşatmaktan yana olacağız" diye vurguladı.

İktidarın hayvan katliamı yapmak için yalan söylediğine dikkat çekilen açıklamada, "Otoritenizi halkı dezenformasyona boğmak için kullanıyorsunuz! Gölgesini satamadığınız ağacı kesmek, sizce makbul olmayan her şeyi yok etmek istiyorsunuz! Bu yok etme politikasının hedefinde şimdi de sokak hayvanları var, köpekler var! Üstelik bunu yalan söylemlerle yapıyorsunuz" diye belirtildi.

Türkiye'nin güvenlik sorununun kaynağının köpekler değil, sokak köpeklerine, halka, tüm canlılara karşı sorumluluğunu yerine getirmeyen kamu otoritesi olduğu vurgulanan açıklamada, "Antibilimsel, gerçeği yansıtmayan söylemleri bir yana bırakıp sorumluluklarınızı yerine getirin! Mevcut yasayı uygulayın" çağrısında bulunuldu.

İktidarın kuduz bahanesinin tutmayacağı kaydedilen açıklamada, "Yaşamı size karşı, size rağmen savunmaya devam edeceğiz" denildi.

"Güvenliğini sağlayamadığınız trafikte ölme ihtimalimiz köpekler tarafından öldürülme riskimizin tam 218 katı. Çeteleri, mafyaları palazlandırarak teşvik ettiğiniz, önüne geçmediğiniz bireysel silahlanma sonucu silahlı şiddet sonucu ölme riskimiz 76 kat daha fazla. Patronları kayırarak, denetimsiz iş sahalarında çalışmak zorunda bıraktığınız işçiler olarak ölme riskimiz ise 60 kat daha fazla. Boğularak ölme riskimiz 60 kat, aşırı sıcaktan ise 10 kat daha fazla" ifadelerine yer verilen açıklamada, köpekleri düşmanlaştırma amacına aracılık eden medya kuruluşları da uyarıldı.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Gezide penguen belgeseli yayınlayanlarla aynı aileye mensup olduğunuzu, iktidarın propaganda aracına dönüştüğünüzü biliyoruz! Fakat unutmayın! Artık haber almanın tek yolu, olayların ardındaki gerçekliğe ulaşmanın tek kanalı siz değilsiniz! Yalana alet olup ilkelerinden vazgeçen, etik dışı davranan herkesin günün birinde halk önünde hesap vereceğini biliyoruz! Yaşam hakkı, reyting yarışı uğruna ihlal edilemez. Tecrit ve katliam, hiçbir anketin konu başlığı olamaz! Sokakta yaşayan köpekleri ölüm kampları olan barınaklara kapatıp arka odalarda öldürülmelerine el birliğiyle destek olduğunuzu biliyoruz. Hepinizi, medya etiğine ve tüm türlerin yaşam hakkına saygı duymaya davet ediyoruz. Bizler hayvan hakları aktivistleri olarak, tam da tüm canlılar için yaşamı savunduğumuz için, herkes için şiddetsiz bir dünya istediğimiz için köpeklerden değil gerçek sorumlulardan hesap sorulmasını istiyoruz! Sokakta yaşayan hayvanlara dönük nefret sadece onların değil, hepimizin hak ve özgürlükleriyle ilgili bir sorundur!"