10 Ekim 2024 Perşembe

Hüseyin Galip Küçüközyiğit'ten hala haber yok: Babamı bulmak istemiyorlar

Nursena Küçüközyiğit, 29 Aralık 2020'den bu yana haber alamadığı babası için mücadelesini yürütüyor. Babası için etkin bir araştırma yapılmamasının nedeninin bulunmak istenmemesi olduğunun altını çizen Küçüközyiğit, kamuoyuna dayanışma, yetkililere ise görevini yapma çağrısında bulundu. 

Kaçırma ve gözaltında kaybetme bir devlet politikası olarak karşımızda duruyor. Devlet her dönem bu politikayı kullanırken aynı zamanda da cezasızlık zırhıyla suçu işleyenleri koruyor.

Kaçırma, işkence, işbirliği dayatması ve kaybetme politikası son 6 yıllık süreçte sıklıkla uygulanır oldu. Özellikle devrimci, sosyalist gençlere yönelik yaşanan bu saldırının bir ayağı da darbe girişiminin ardından Gülen Cemaatine üye olduğu iddia edilen kişilere yöneldi. Bu süreçte çok sayıda kişi kaçırıldı, alıkonuldu; kimileri aylar sonra bir karakoldan çıktı, kimilerinden ise hala haber yok. 

Bu isimlerden biri de görevinden ihraç edilen eski Başbakanlık Raportörü Hüseyin Galip Küçüközyiğit. Küçüközyiğit'ten 29 Aralık 2020'den bu yana haber alınamıyor. 2018, 2019 yıllarında yargılanan ve "örgüt üyeliği" suçundan altı yıl üç ay hapis cezasına çarptırılan Küçüközyiğit, altı ay tutuklu yargılandığı hapishaneden adli kontrol şartıyla tahliye edildi. Karara yapılan itiraz, mevcut durumda Bölge Adliye Mahkemesi'nde sonuçlanmayı bekliyor. Ankara'da kaçırılan Küçüközyiğit, Kocaeli'nde yaşayan iki çocuğuyla her gün iletişim halindeydi.

29 ARALIK'TAN BU YANA MÜCADELE EDİYOR
Babasından 29 Aralık'tan bu yana haber alamayan Nursena Küçüközyiğit, mücadelesini sürdürüyor. Nursena Küçüközyiğit, babasının kaçırılması ve kendisinden bir daha haber alamasının ardından yaptığı araştırmalarda, Türkiye'de sayısız gözaltında kaybetme vakası olduğunu öğrendi ve aynı akıbetin babasının da başına gelebileceği korkusuyla hareket etti.

Hüseyin Galip Küçüközyiğit'ten 98 gündür haber alınamıyor. Kızı Nursena Küçüközyiğit, son telefon görüşmesinde babasının ertesi gün Ankara'dan Kocaeli'ye kendilerini görmeye geleceğini söylediğini aktardı. Küçüközyiğit, "Sürekli telefonda konuşuyorduk babamla. Akşam aradım ulaşamadım. Şarjının bittiğini düşündüm. Arkadaşını aradım, onun yanına gitmediğini öğrendim" dedi.

POLİS, 'BABAN KAÇMIŞTIR, BİZİ UĞRAŞTIRMA' YANITI VERDİ
Hemen polise gittiğini ve "Zaten baban kaçmıştır, bizi boşuna uğraştırma" yanıtı aldığına dikkat çeken Küçüközyiğit, babasının çalıştığı semtte bulunan iş yerlerinden kayıt toplamaya çalıştığını belirtti. "Çok zor bir şeydi" diyen Nursena Küçüközyiğit, konuşmakta zorlansa da şöyle devam etti: "Babamın eşyaları öylece duruyor... Babamın nereye gittiğini bulmaya çalıştım. Kamera kayıtlarına ulaştım. Bunlardan birinde üç kişi takip ediyor, çok küçük bir alan. Etrafta onlarca kamera var, savcılık izni gerekiyor, yetkili birinin gidip alması gerek. O kayıtlara ulaşamıyorum. Babam göz göre göre kaybedildi. Arabasını bile bulamadım. Park edebileceği sokakları dolaştım. Eriştiğim kamera kayıtlarında, babamın kendisini takip eden üç kişi tarafından alındığı görülüyor."

'DEVLET İŞİNİ GÜCÜNÜ BIRAKIP BABANI ARAYAMAZ' DEDİLER 
Babasının kaybedilişinin çok "normal" karşılandığını dile getiren Küçüközyiğit, "Babam kaybolalı bir hafta olmuştu ve benim umudum çok yüksekti. Artık bulunur dediğim bir gün, savcılıkta birisi bana, '6 hafta da olur 6 ay da, devlet işini gücünü bırakıp babanı arayamaz' dedi. O gün tüm umudumu kaybettim" diye konuştu. 

SİVİL POLİSLER, BAROYA BAŞVURDUĞU İÇİN TEPKİ GÖSTERDİ
Bunun üzerine bir rapor hazırlanması için Ankara Barosu'na başvurduğunu dile getiren Küçüközyiğit, o gün polisler tarafından arandığına söyledi ve görüşmeyi şöyle aktardı: "Yüz yüze görüşmek istediler. Emniyete gelebileceğimi söyledim, ama onlar yanıma geleceklerini söylediler. Sivil araçla olduğum yere iki polis geldi. Bana, niye başvurduğumu sordular. Üzerinden bir ay geçtiğini ve rapor hazırlanması için başvurduğumu söyledim. O zaman da, 'polise, savcıya başvur, niye Baro'ya başvuruyorsun. Bizim elimizde 25 yıldır bulunamayan kayıplar var' denildi. Normalmiş gibi konuşuyorlar ama normal bir durum değil."

DOSYAYA SÜREKLİ SAVCI ATANIYOR, İŞLEMLER ERTELENİYOR
Babası ile ilgili bir araştırma yapılmamasının nedenini, "bulunmak istenmiyor" diye açıklayan Küçüközyiğit, hukuki sürece ilişkin de şunları söyledi: "Babama ilişkin dosya 'terör'den açılmış. Biz dosyaya savcı ataması beklerken 'kayıp' dosyası diyerek bir savcı atanıyor. Ki bu atama yapıldığında 18 gün geçmişti. Normalde 2 günde atanıyormuş savcı. Bu atama yapıldı, tam işlemler başlatılacakken telefon sinyal talebimiz reddedildi ama kamera kaydı talebine yanıt beklerken, yine savcı değişti ve 'teröre' gönderildi. 12 gün de o zaman bekledik. Ardından dosya hakkında gizlilik kararı getirildi."

Kaçırılan sosyalist işçi Gökhan Güneş'in yaşadıklarına dikkat çeken Küçüközyiğit, "Neler olduğunu herkes öğrendi. Buna rağmen babam hakkında etkin bir işlem yapılmaması, hızlanmaması çok garip. Hayatım alt üst oldu. 3. sınıf öğrencisiyim ve bu dönem derslerim de mahvoldu. Babam nerede bilmiyorum, sürekli onu düşünürken buluyorum kendimi" dedi.

İHD VE HDP MİLLETVEKİLİ GERGERLİOĞLU İLE MÜCADELE YÜRÜTTÜ
Nursena Küçüközyiğit, babasının kaybolmasının hemen ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu'na başvurduğunu ve onlar ile birlikte mücadele ettiğini kaydetti ve şu çağrıyı yaptı: " 100 gün oldu ve hayatıma devam edemiyorum. Yetkili kurumları göreve çağırıyorum."