21 Eylül 2024 Cumartesi

Kobanê davasından tahliye olan siyasetçiler: Mücadele sürecek

Kobanê kumpas davasının dün görülen karar duruşmasının ardından Sincan ve Kandıra Hapishanesinden tahliye olan kadın siyasetçiler Sebahat Tuncel, Ayşe Yağcı, Meryem Adıbelli, Ayla Akat Ata ve Gültan Kışanak slogan ve alkışlarla karşılandı. Tuncel, mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiğini 31 Mart yerel seçimlerinin ardından yaşanan Van direnişinin gösterdiğini vurguladı. Ata, hapishanelerdeki hukuksuz tutsaklıkları getirenlerin utanmadığını, tahliye olurken geride bıraktıkları arkadaşları için kendilerinin utandığını söyledi. Kışanak ise, "Bizim aslında tahliyeye değil özgürlük ve barışa ihtiyacımız var" dedi.

Kobanê kumpas davasının dünkü karar duruşmasında 5 kadın siyasetçiye ceza verilerek tahliye edildi. Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde tutsak edilen siyasetçiler Sebahat Tuncel, Ayşe Yağcı, Meryem Adıbelli, Ayla Akat Ata ve Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde tutsak edilen Gültan Kışanak akşam saatlerinde serbest bırakıldı.

Sincan Hapishanesinden tahliye edilen siyasetçileri TJA, MEBYA-DER, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekilleri Özgül Saki, Heval Bozdağ, Burcugül Çubuk, Kamuran Tanhan, Ömer Faruk Hülakü, Dilan Kunt Ayan, DEM Parti Amed il ve ilçe yönetilcileri Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Amed PM üyeleri, il ve ilçe yöneticileri, DEM Parti Ankara İl Örgütü, Kadın Meclisi, Merkezi Kadın Koordinasyonu, PM üyeleri, SYKP Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu ve ÖHD'li avukatlar karşıladı.

Gültan Kışanak da Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesinden çok sayıda kişinin alkış ve zılgıtlarıyla karşılandı.

TUNCEL: BİZİ YARGILAYAN HEYET DEĞİL CUMHUR İTTİFAKI'YDI
"Jin jîyan azadî", "Bijî berxwedana zindanan" sloganlarının atıldığı Sincan'daki karşılamada, Sebahat Tuncel, Kobanê davasının başından beri bir intikam davası olduğunu belirterek, "Adalet sağlanmış değil aksine adalet bir kez daha katledildi bu dosyayla. 3 yıldır bu mahkeme salonunda bunu teşhir etmeye çalıştık. Kürt sorununun çözümsüzlüğü, AKP'nin inkar, imha, asimilasyon politikasının bir sonucu olarak Kürtlere yönelik bir intikam davası, bir kumpas davası olduğunu her defasında ifade ettik. Bizi yargılayan heyet değildi, cübbesini giymiş AKP'lilerdi, Cumhur İttifakı'ydı" dedi.

'KOBANÊ HALKIYLA DAYANIŞARAK İNSANLIK ONURUNA SAHİP ÇIKTIK'
Karar duruşmasından çıkan sonucun da davanın davanın siyasi olduğunu bir kez daha kanıtladığını ifade eden Tuncel, "Arkadaşlarımıza bir tweet attıkları için, Kobanê halkıyla dayanıştıkları için onlarca yıl ceza verdiler. Bugün bu ikiyüzlülüğü görüyoruz; AKP'liler, Filistin halkıyla dayanıştıklarını söylüyorlar. Mazlum Filistin halkıyla bizler de dayanışıyoruz orada büyük bir katliam var. Ama 2014'te Kürt halkına yönelik bir katliam vardı, IŞİD eliyle yapılan. Halkların Demokratik Partisi IŞİD vahşetine, soykırıma sessiz kalamazdı kalmadı da. İnsanlık onuru bunu gerektirirdi. Biz insanlık onuruna sahip çıktık. Bugün bu kararla insanlık onuru cezalandırılıyor. Bizim cezaevinden çıkmış olmamız adaletin sağlandığı anlamına gelmiyor. Ama şunu da biliyoruz ki mücadele bitmedi devam ediyor" ifadelerini kullandı.

'MÜCADELE DEVAM EDİYOR'
Tuncel, hapishanelerde siyasi tutsakların PKK lideri Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması için 27 Kasım'da açlık grevine başladıklarını ve 4 Nisan'da mahkemeleri boykot etme, aile ve avukat görüşüne çıkmama eylemiyle mücadeleye devam ettiklerini hatırlatarak, "Dört duvar arasında da olsa mücadele devam ediyor. Buradan hep birlikte yoldaşlarımıza tilililerimizle, alkışlarımızla bir ses verelim" diyerek "Bijî berxwedana zindanan" sloganını attı.

Tuncel, son olarak şunları söyledi: "Eğer bir yerde direniş varsa, mücadele varsa orada mutlaka umut da vardır. Bugün yoldaşlarımızı geride bıraktık ama sözümüz olsun onlar özgürlüğüne kavuşana kadar mücadeleye devam edeceğiz."

Tahliye olan siyasetçi kadınlar, kendilerini karşılayan kitleyle birlikte DEM Parti Genel Merkezi'ne geçti. Burada da çok sayıda kişi tarafından kapıda alkışlarla karşılandı.

ATA: CEZAEVİNDEN ÇIKARKEN UTANDIK…
Parti binasındaki buluşmada söz alan Ayla Akat Ata, siyasetin sorunu çözme yöntemi olmasını umduğunu belirtti, "Bugün cezaevinden çıkarken utanmak bizim yaşayacağımız duygu olmamalıydı. Ama biz utandık. Geride bıraktığımız arkadaşlarımız için utandık. O cezaevi içine hukuk getirmeyenler utanmalıyken, ama biz içeride bıraktığımız arkadaşlarımız için utandık.  Ama bu utancı bize yaşatanlar, esasında bunun müsebbibi olanlardır" dedi.

HATİMOĞULLARI: KOBANÊ'DEKİ DİRENİŞ VE DAYANIŞMA CEZALANDIRILMAK İSTENDİ
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da, sevinçlerinin buruk olduğunu söyledi. Çok yüksek ceza alan arkadaşlarının haksız, hukuksuz yere hapishanelerde tutulmaya devam edildiğini hatırlatan Hatimoğulları, Kobanê kumpas davasının siyasi intikam davası olduğunu bildiklerini vurguladı. Kobanê'de tacizci, tecavüzcü IŞİD çetesine karşı sergilenen güçlü direnişi hatırlatan Hatimoğulları, "Bugün cezalandırılmak istenen bu güçlü direniş ve dayanışmadır. Bugün verilen karar IŞİD yanlısı, antidemokratik, askeri cunta mahkemelerini aratmayan, onları gölgede bırakan bir karardır. Bu dava burada bitmedi" diye konuştu.

Parti binasındaki buluşmada Sebahat Tuncel de söz aldı. Demokrasi mücadelesinin talep etmekle değil, mücadele ve örgütlenmeyle olacağını vurgulayan Tuncel, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından yaşanan Van direnişinin de bunu gösterdiğine işaret etti.

KIŞANAK: ÖZGÜRLÜK VE BARIŞA İHTİYACIMIZ VAR
Kandıra 1 Nolu F Tipi Hapishanesinde tutsak edilen Gültan Kışanak da dün akşam saatlerinde serbest bırakıldı. Kışanak çok sayıda kişi tarafından zılgıtlar ve "Jin jîyan azadî" sloganıyla karşılandı.

Hapishane önünde kendisini karşılayanlara seslenen Kışanak, kararın kumpasın devamı niteliğinde olduğunu söyledi, arkadaşlarının büyük kısmının özgürlüğüne kavuşamadığını hatırlattı.

FİGEN YÜKSEKDAĞ'IN SELAMINI İLETTİ
Aynı hapishanede rehin tutulan HDP eski Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ'ın selam ve sevgilerini ileten Kışanak, "Bizim aslında tahliyeye değil özgürlük ve barışa ihtiyacımız var. Umarım bu ülkede sorunları özgürlük temelinde çözecek bir mücadeleyi birlikte yürütüp kazanacağız. Mesele tahliye olmak değil, mesele bu ülkenin sorunları çözebileceği bir ortamı yaratmak. Kadınların, halkların, inançların özgür olduğu, kimliklerin ve dillerin sorun olmadığı bir ülkede yaşamak istiyoruz. İçeride ya da dışarıda özgür yaşamak istiyoruz. Dışarıda olmanın tek başına özgürlük olmadığını biliyorum. Hukukun, adaletin, barışın olmadığı yerde özgürlüğü ne yazık ki doyasıya teneffüs edemiyoruz. Bütün Türkiye için halklar için kadınlar için çocuklar için özgür bir gelecek istiyorum" diye konuştu.

Gültan Kışanak tahliyesinin ardından Ankara'ya doğru yola çıktı.