28 Eylül 2024 Cumartesi

'Tecride karşı her yerde sesimizi yükselteceğiz'

HDP'nin tecride karşı nöbeti 11'inci gününe girerken, nöbette söz alan Nusrettin Maçin, AKP-MHP iktidarının savaş konseptiyle İmralı başta olmak üzere tüm toplumu tecrit altına aldığını kaydetti.

Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) İmralı'daki tecridin son bulması için Adalet Bakanlığı önünde başlattıkları nöbet eylemi 11'nci gününde devam etti. Taşıdıkları "İmralı'da tecride son", "İmralı'da hukuk uygulansın", "Savaşa ve tecride hayır" dövizleriyle bakanlığa gitmeleri polis tarafından engellenen milletvekilleri Kemal Bülbül, Abdullah Koç, Erdal Aydemir, Hasan Özgüneş, Ayşe Sürücü, Nusrettin Maçin, Murat Sarısaç, Mahmut Toğrul, Fatma Kurtulan, İmam Taşçıer, Hüseyin Kaçmaz ve Celadet Gaydalı Meclis Dikmen kapısında açıklama yaptı.

Milletvekilleri adına konuşan Nusrettin Maçin, AKP-MHP iktidarının savaş konseptiyle İmralı'da hukuku hiçe saydığını dile getirdi ve bu savaş konseptiyle toplumun tüm kesimlerini kutuplaştırma, baskıları arttırma, hak ve özgürlük mücadelesini susturmak için İmralı'da başlatılan tecridin tüm ülkeye yayıldığını vurguladı.

İmralı'da uygulanan tecridin "ceza içinde ceza uygulamak" olduğunu söyleyen Maçin, "Bir siyasi tutuklunun, bir düşünce insanının en fazla ihtiyaç duyduğu, ürettiği düşünceleri, ürettiği politikayı toplumun bütün kesimleriyle paylaşılmasıdır. Bu sadece aile görüşü, sadece avukat görüşünün dışında olan, daha fazlası olan bir uygulamadır" ifadelerini kullandı.

Hayatın tüm alanlarında savaş konseptine karşı demokrasi, barış, diyalog çağrısı yapan tüm kesimlerin iktidar tarafından polis gücüyle susturulmaya çalışıldığını belirten Maçin, şöyle devam etti: "Biz bunu kabul etmeyiz. Kürt halkının yüz yıllık bir mücadele geleneği vardır. Cumhuriyet'in ikinci yüz yılına giriyoruz, hala tecrit uygulanıyor. Tecrit demek, hukuk devleti olmaktan çıkmak demektir, yasaları, kanunları, siyasallaştırmaktır. AKP ve MHP'nin kurmuş olduğu savaş konsepti budur. Bütün toplumu susturmaya çalışıyor. Biz her yerde, Meclis'te, sokakta, fabrikada, tarlada, mahallede hayatın olduğu bütün alanlarda haykıracağız. Bizi hiçbir güç susturamaz."

Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması, hapishanelerdeki işkence ve hak ihlallerine son verilmesi, hasta tutsakların serbest bırakılması çağrısında bulunan Maçin, "Halklarımız şunu bilsin ki 2023'te bu faşist iktidarı göndereceğiz. Türkiye'ye yeni bir yıl, yeni bir yüzyıl, bütün halkların kendini özgürce ifade ettiği, siyasi tutsakların özgürlük yılı olması dileğiyle mücadelemizi büyüteceğiz. Siyasi tutsaklara özgürlük şiarımızla, 2023 yılını özgürlük yılı yapacağız" ifadelerini kullandı.