3 Ekim 2024 Perşembe

Ankara katliamı davası: Firari sanıklar Türkiye'de para transferleri yaptı

Ankara katliamı davasının 14. duruşması yine sanıksız geçti. Dava avukatları firari sanıkların yakalanmadığı müddetçe suç işlemeye devam ettiğini belirterek MİT'in neden yargılamadığını sorguladı. Duruşma, mayıs ayına ertelendi.

10 Ekim 2015'te IŞİD tarafından gerçekleştirilen Ankara Gar katliamı davasında tutuklu sanık Erman Ekici ve firari sanıkların yargılandığı davanın 14. duruşması Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya, katliamda yaşamını yitirenlerin aileleri, demokratik kitle örgütü temsilcileri, HDP ve CHP milletvekilleri ile çok sayıda avukat katıldı. Sanık sandalyelerinin boş olduğu duruşmaya Erman Ekici SEGBİS'le bağlandı.

Mahkeme başkanı, tanık olarak dinlenmesi beklenen IŞİD'in Adıyaman yöneticisi Mustafa Dokumacı'nın eşi Ulkar Mammadova'nın adresinde bulunamadığını söyledi. Mahkeme ayrıca, geçen sene MİT tarafından yargılanan IŞİD'in Türkiye sorumlularından itirafçı Kasım Güler'in yargılandığı Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nden, soruşturmada alınan ifade ve eklerinin dosyaya eklendiğini belirtti.

'İLK DEFA BİR SANIK ÖRGÜT ŞEMASI ÇİZİYOR'
Ardından 10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu'ndan avukatlar söz aldı. Avukat Gülşah Kaya, Kasım Güler'in ifadesinde IŞİD'in Türkiye yapılanmasına ilişkin pek çok bilginin yer aldığına dikkat çekerek, "Firari sanıklardan İlhami Balı'nın öldüğünü belirtiyor. Oysa ki eşi burada yaşadığını söylemişti. Yine firari sanıklardan Yunus Durmaz'ın, Ebu Zeynep'in emri altında çalıştığını söylüyor. Ömer Deniz Dündar'ın da önemli bir büro sorumlusu olduğunu, Yunus Durmaz'ın katliamı doğrudan planladığını söylüyor. Yine bu dosyada sıkça sanık olması gerektiğini söylediğimiz Mustafa Dokumacı'nın önemli görevlerde yer aldığını söylüyor" dedi. İlk defa bir sanığın örgüt şeması çizdiği işaret eden Kaya, Kasım Güler'in Türkiye'nin her şehrine silah ve mühimmat saklandığı bilgisini verdiğini kaydetti.

KASIM GÜLER'İN TANIK OLARAK DİNLENMESİ İSTENDİ
Dosyaya eklenen bilgilerde katliamın tutuklu sanıklarının ailelerine para yardımı yapıldığına yer verildiğini belirten Kaya, Kasım Güler'in tanık olarak dinlenmesini ve yargılanacağı Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesi'nden dijital materyallerin gönderilmesini istedi.

'AİLELER, DOKUMACI'NIN CANLI BOMBACILARI SURİYE'YE GÖTÜRDÜĞÜNÜ İŞARET ETTİ'
Avukat Gamze Gökoğlu, Mustafa Dokumacı'nın Türkiye'de katliamları gerçekleştiren canlı bombaları eğittiğini dile getirerek, hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi. İŞID'in katliamları öncesinde canlı bombacıların ailelerinin şikayette bulunduğunu hatırlatan Gökoğlu, ailelerin Mustafa Dokumacı'yı canlı bombacıları Suriye'ye götüren kişi olarak işaret ettiklerini kaydetti.

'MİT NEDEN YILMAZ'I YAKALAMADI'
Avukat Eylem Sarıoğlu, dosyaya eklenen ifadelerden, katliamın talimatını veren kişinin Nusret Yılmaz olduğunun anlaşıldığını söyleyerek "örgüt üyeliği" yerine "örgüt yöneticiliği" suçlamasıyla yargılanması gerektiğini ifade etti. MİT raporlarında da Suriye'deki elemanların "Nusret Yılmaz" grubu olarak anıldığına dikkat çeken Sarıoğlu, 2012 yılından itibaren takip edilen Yılmaz'ın hiç ifadeye çağrılmadığını belirtti. Sarıoğlu, Yılmaz hakkında kasım ayında yakalama kararı olmasına ve katliamdan sonra Antep'te tespit edilmesine rağmen MİT'in Yılmaz'ı neden yakalamadığını sordu. Sarıoğlu, Yılmaz hakkında ek iddianame hazırlanması için suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

'TÜRKİYE IŞİD'E PARA AKIŞININ SAĞLANDIĞI FİNANSLAR AĞININ ORTASINDA'
Ek belgelerde IŞİD'in mühimmat sevkıyatı ve faaliyetlerini anlatan rapora değinen Avukat Senem Doğanoğlu, MASAK raporunu teyit eden bilgiler olduğunu söyledi. Doğanoğlu, şu ifadeleri kullandı: "96 kişinin listelendiği bir excel listesi var. Burada bir maaş listesi var. MASAK raporu da Irak'ta 'esir ve şehit ailelerine' gelir toplamakla yükümlü olan birinden bahsediliyor. MASAK raporu başka ülkelere giden paraların da Türkiye'den geçtiğini gösteriyor. Türkiye IŞİD'e para akışının sağlandığı öylesine büyük bir finanslar ağın tam ortasında ve 2015'ten beri devam ediyor. Katliamın aranan failleri adına para akışı var. Kim yapıyor bu işi? Bunun araştırılmasını istiyoruz."

'YAKALANMAYAN FİRARİ SANIKLAR FAALİYETLERİNE DEVAM EDİYOR'
Avukat Erkan Sabri Ünüvar, firari sanıkların yakalanmadıkları süreçte faaliyetlerine devam ettiğine dikkat çekerek, "Yakalanmaları konusunda ne yaptıklarını sorduğumuzda, emniyet evlerine gidip bulamadığını söyledi. MİT operasyonlarına bakıldığında Suriye'de de olsa yakalanabildiklerini görüyoruz. Emniyetten gelen yazılara göre Suriye'deki kamplarda olduğunu biliyoruz. Faaliyetlerine devam eden firari sanıkların iletişiminin tespit edilmesi gerekiyor" dedi.

Öte yandan MASAK raporlarına göre, polisin evlerinde bulamadığı firari sanıklar çok rahat bir şekilde 2017-2019 ve hatta 2021 yılında, vergi dairesinde işlem yaptı, PTT ve bankalardan para transferi gerçekleştirdi. Avukatlar, inceledikleri raporlarda Ömer Deniz Dündar, Cebrail Kaya, Ahmet Güneş, Yakup Selağzı, Muhammed Zana Alkan ve Cebrail Kaya'nın vergi mükellefiyeti işlemi yaptıklarını, Edremit Türe'nin tapu işlemi yaptığını, Savaş Yıldız ve Muhammaet Zana Alkan'ın bir gün arayla 300 lira para yatırdıklarını, yine Muhamet Zana Alkan ve Kasım Dere'nin 2017 yılında 3'er TL para yatırdıklarını gördüklerini belirtti.

İNTERNET ÜZERİNDEN SOHBET ODALARI KULLANILMIŞ
Avukat Senem Doğanoğlu, Ömer Deniz Dündar'ın ise Bilyoner isimli yasal şans oyunları sitesine ATM'den 2018 yılında 5 gün aralıklarla para yatırdığını, böylece internet sitesi üzerinden sohbet odalarını kullandığını kaydederek, Dündar'ın 24 Mayıs 2021 gibi yakın bir tarihte bile nakliyat firmasına kartsız para yatırdığını açıkladı.

DURUŞMA MAYIS AYINA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti ara kararında şu ifadelere yer verdi: "Kasım Güler hakkındaki soruşturma dosyasındaki tüm belge ve bilgilerin mahkemeye gönderilmesine, Ulker Mammadova'nın tanık olarak dinlenmesi için talimat yazılmasına, Kuteybe Hammet'in adresinin bulunamaması nedeniyle tanık olarak dinlenmesinden vazgeçilmesine, firari sanık Ahmet Güneş'in eşi Esra Gül Güneş'in tanık olarak dinlenmesi talebinin reddine, MASAK raprolarında para alışverişinin araştırılması talebinin sanıkların yakalanma çalışmalarının devam etmesi nedeniyle reddine, avukatların tevsi tahkikat taleplerinin reddine karar verildi. Bir sonraki duruşmanın 12 Mayıs 2022'ye bırakılmasına karar verildi."

DURUŞMA SONRASI AÇIKLAMAYI POLİS ENGELLEYEMEDİ
Duruşmanın ardından adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Sık sık, "10 Ekim'i unutma unutturma, faşizme karşı omuz omuza" sloganlarının atıldığı açıklamada, polis sloganların atılmasına engel olmak istedi. Polise rağmen, "Gün gelecek devran dönecek katiller halka hesap verecek, katil IŞİD işbirlikçi AKP" sloganlarını atmayı sürdürdü.

COŞKUN: 76 AYDIR GERÇEK KATİLLERİN YARGILANMASINI BEKLİYORUZ
Mehtap Sakinci Coşkun, katliamın üzerinden 76 ay geçtiğini hatırlattı. Firari sanıkların yargılandığı duruşmada sanık sandalyelerinin boş olduğunu vurgulayan Coşkun, "Azim ve sabırla salonu doldurduk. Azalmadan bu süreçte var gücümüzle hakkımızı talep etmeye devam ediyoruz. Artık katliamlardan sonra insanlar adalet talep etmekten vazgeçmeyecek. Bize dayatılan tek şey adaletsizlik değil 76 aydır gerçek katillerin yargılanacağı güne özlemle davayı takip ediyoruz" diye belirtti.

Hala IŞİD'le mücadele konusunda bir adım ileriye gidilmediğini söyleyen Coşkun, "Ama bir şekilde akşamdan IŞİD'lilerin yarın hangi canlara mal olacaklarını bilmiyoruz. Türkiye'de IŞİD'liler ellerini kollarını sallayarak yaşamaya devam ediyor. Çok rahat para transferleri yaptı, reklamlar verdi ve bu faaliyetlelerine devam ettiklerini biliyoruz. Bu duruşma salonuna gelmek demek Türkiye'deki katliamlara baş kaldırmak demek. Sonraki duruşma yine salonu dolduracağız" şeklinde konuştu.

Açıklama, "10 Ekim'i unutma unutturma" sloganıyla son buldu.