4 Ekim 2024 Cuma

'Politik cüreti kuşanalım, faşizme karşı mücadeleyi büyütelim'

MLKP Avrupa Komitesi yaptığı açıklamada, "Politik cüret ve ataklığı kuşanalım. Şehitlerimizin bize bıraktıkları mirasa daha büyük bir adanmışlık, irade ve kararlılıkla sahip çıkıp, kapitalizme ve faşizme karşı mücadeleyi büyütelim" dedi. 

Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) Avrupa Komitesi, Kasım ayı dolayısıyla açıklama yaptı.

"Politik cüret ve ataklığı kuşanalım kapitalizme ve faşizme karşı mücadeleyi büyütelim" başlığıyla yapılan açıklamada, dünya genelinde ezilen işçi ve emekçilerin korona salgınının ikinci dalgasını yaşadığı, olağanüstü teknik ilerlemeye rağmen salgını kontrol altına almayı, aşı ve ilaç geliştirmeyi başaramayan emperyalist kapitalistlerin çareyi OHAL uygulamalarında ve yasaklarda aradığı kaydedildi.

Milyonlarca işçi ve emekçiyi hastalık ve ölüm koşullarında çalışmaya zorlayanların, ezilenlerin biriken öfkesinin sokağa taşmasından korktuğuna dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Tüm toplumu cendereye alanlar, gösteri, yürüyüş, toplantı, grev gibi politik, ekonomik ve demokratik hak ve özgürlüklerin kullanılmasını yasaklama yoluna gidiyor. Krizsel süreçte çıkarttıkları yardım/destek paketleriyle esas olarak tekelleri kurtarma ve onların uluslararası rekabet gücünün düşmesine izin vermemenin peşine düşen kapitalist iktidarlar, sınıfsal tepkiyi belli bir sınırda tutmak için işçi ve emekçilere kırıntılar sunuyor. Oysa pandeminin ortaya çıkışından günümüze dünyada bir avuç kapitalistin ağır sömürüyle elde ettiği karlar adeta dudak uçuklatıyor.

"Tüm bunlar, varoluşsal kriz içerisindeki kapitalizmin her gün yeni krizlerle birlikte dünya halklarına vereceği hiçbir şeyin kalmadığını açıkça gözler önüne seriyor. Ancak, baştan aşağı çürümüş kapitalist düzen, ona karşı güçlü ve örgütlü mücadele olmadan ortadan kalkmaz. Ve ortadan kaldırılmadığı, savaşsız, sömürüsüz sosyalist bir düzen inşa edilmediği müddetçe kapitalist boyunduruk biz işçi sınıfı ve ezilenler üzerinde bir kırbaç gibi sallanmaya, daha fazla sömürü, daha fazla yoksullaşma ve daha fazla çürüme yaşamamızı koşullamaya devam edecektir.

"Tam da bu nedenle, koronavirüs ve kapitalistlerin OHAL kısıtlamaları altında politik özgürlüklerimizi kullanmaktan, fiili meşru mücadele hattında ısrar ederek, koşullara uygun yeni politik mücadele araçları ortaya çıkartarak ve gerekli sağlık önlemlerini alarak sokak ısrarından bir milim geri adım atmadan, egemenlerin sömürü çarklarına, demokratik hak ve özgürlüklerimiz üzerindeki saldırılarına karşı mücadeleyi geliştirmenin tam zamanı."

MLKP Avrupa Komitesi'nin açıklamasında, Türkiye ve Kürdistan'da Saray diktatörlüğünün başta Kürt halkı olmak üzere işçilere, emekçilere, kadınlara ve tüm ezilen inançlara karşı saldırganlığını sürdürdüğü, halkların devrimci, demokratik öncülerini tasfiye etmeye yönelik her türlü suça imza attığı vurgulandı.

'FAŞİZMİ YIKALIM, ÖZGÜRLÜĞÜ KAZANALIM'
Bileşeni oldukları Halkların Birleşik Devrim Hareketi'nin (HBDH) "Faşizmi yıkalım, özgürlüğü kazanalım" şiarıyla bir kampanya başlattığını hatırlatan MLKP Avrupa Komitesi, kampanyanın 1 Mayıs'a kadar süreceğini belirtti. Açıklamada, "25 Kasım kadına yönelik şiddete karşı mücadele kapsamında yapılacak etkinlik ve eylemlerden başlayarak sürecin ihtiyacı olan değişik eylem ve etkinliklerle devam edecek olan HBDH'nin kampanyası faşist diktatörlüğe karşı bütünlüklü mücadeleyi, var olan direnişçi çizgiyi daha da ileri taşımayı hedeflemektedir. Bu hamle, siz göçmen işçiler de dahil, faşizmden soracak hesabı olan tüm ulusların, inançların, işçi sınıfı ve ezilenlerin katılımıyla AKP-MHP diktatörlüğüne karşı güçlü bir çıkışın sembolü olacaktır" denildi.

'ŞEHİTLERİMİZİN BIRAKTIĞI MİRASA ADANMIŞLIK VE KARARLILIKLA SAHİP ÇIKALIM'
"Kasım Ölümsüzler Ayı"nı pandemi koşullarında karşıladıklarını belirten MLKP Avrupa Komitesi, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Elbette ki, bütün bu dönemde koşulları sonuna kadar zorlayarak ölümsüzlerimize karşı görevlerimizi yerine getirmek için azami emek ve çaba içinde olmalıyız. Devrim ve sosyalizm yolunda ölümsüzleşenlerimize, yarattıkları değerlere sahip çıkmaktan en küçük bir tereddüt göstermeyelim. Ölümsüzlerimizin yaşamlarını, mücadele karşısındaki duruşlarını yeni insanlara taşıma gururunu yaşayarak 'fiziki mesafe' kurallarını uygulayarak evlerde-kapalı mekanlarda yapılacak dar anma toplantıları, sokak gösterileri, meşaleli yürüyüşler, mezar başı ziyaretleriyle ideolojik moral kaynağımız ölümsüzlerimizi anmaktan büyük onur duyalım. Şehitlerimizin bize bıraktıkları mirasa daha büyük bir adanmışlık, irade ve kararlılıkla sahip çıkalım."