5 Ekim 2024 Cumartesi

'Boğaziçi'nin direnişini Bursa'da büyütüyoruz'

Bursa Demokrasi Güçleri, Boğaziçi Üniversitesine Melih Bulu'nun kayyum rektör olarak atanmasına tepki göstrerek "Akademiye yapılan saldırılar Boğaziçi Üniversitesi ile sınırlı değil" denildi.

Bursa Demokrasi Güçleri, Boğaziçi Üniversitesine Melih Bulu'nun kayyum rektör olarak atanmasına karşı Kent Meydanı'nda basın açıklaması yaptı.

Bursa Demokrasi Güçleri adına açıklamayı okuyan Yiğitcan Kahraman, "Son süreçte iktidarın akademiye yönelik saldırıları köklü ve donanımlı üniversitelere ve öğrencilerine polis şiddetiyle, tehditlerle, soruşturmalarla sürüyor. Boğaziçi Üniversitesi'ne atanan kayyum rektör Melih Bulu bu saldırının son süreçteki net örneklerinden birisidir" dedi.

"Melih Bulu'nun 'eğer iş fikrinizi annenize anlattığınızda anlıyorsa o işi yapmayın' şeklinde ki cinsiyetçi açıklamalarında da anlaşılacağı gibi AKP'nin üniversitelere kayyum rektör projesiyle yerleştirmeye çalıştığı zihniyeti biliyoruz." diyen Kahraman sözlerine şöyle devam etti: "Akademiye yapılan saldırılar Boğaziçi Üniversitesi ile sınırlı kalmıyor elbette. 20'yi aşkın üniversiteye 2015 yılından beri iktidarın kayyum rektör atamalarını görüyoruz. AKP kayyum rektör projesi İzmir'de de Ege Üniversitesi'ne Necdet Budak'ın ve Dokuz Eylül Üniversitesi'ne Nükhet Hotar'ın atanmasıyla devam etti."

'KADIN KATİLLERİNE KARŞI ÇİLİNGİR ÇAĞIRANLAR, ÖĞRENCİLERİ KAPILARI KIRARAK GÖZALTINA ALDILAR'
Boğaziçi Üniversitesi'ne kayyum rektör olarak atanan Melih Bulu'ya karşı İstanbul'da direnen üniversiteli öğrencilerin işkenceyle gözaltına aldığını vurgulayan Kahraman, "AKP'nin kolluk kuvvetleri, direnen üniversitelilere biber gazı, plastik mermi ve coplarla saldırdılar. Çok sayıda öğrenci hakkında yakalama kararı çıkarttı. Kadın katillerine karşı çilingir çağıranlar, kayyum rektöre karşı üniversiteyi savunan öğrencileri ev baskınlarıyla, kapıları, duvarları kırarak hukuksuzca gözaltına aldı. Bu ülkede çıplak arama yok diyenler, bu hukuksuz gözaltında üniversitelileri çıplak aramaya zorladı. Bütün hukuk normlarını çiğneyerek arkadaşlarımızı gözaltına alan İktidar, net bir şekilde acizliğini göstermiştir. Tüm bu faşist saldırılara karşı bizler bir aradayız" dedi.

Meselenin esasının belli olduğunu söyleyen Karahan, "Tepeden inme bir rektör atamasıyla bir üniversitenin kurumsal değerleri, ihtiyaçları ve tüm bileşenlerinin iradesi yok sayılmıştır. 12 Eylül darbesinin ürünü antidemokratik yasalar ve bu darbe hukukunu pekiştirerek getirilen tek kişinin karar verdiği atama yöntemi üniversitelerde kabul görmemektedir. Akademik özgürlüğün ve kurumsal özerkliğin ortadan kaldırılması üniversitelerimizi her geçen gün bilimsel üretimden daha da uzaklaştırmaktadır" şeklinde konuştu.

Yiğitcan Karahan, "Bizler İstanbul'un, Boğaziçi'nin direnişini Bursa'da büyütüyoruz ve Boğaziçi'nde rektörlük binasına sırtlarını dönen ve bilimi savunan akademisyenleri ve öğrencileri buradan da selamlıyoruz. AKP, kayyum rektörler, ÖGB gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek" sözleriyle açıklamayı sonlandırdı.