4 Ekim 2024 Cuma

HDP'nin 'kadınların eşit temsili' önergesine AKP-MHP'den ret

HDP'nin, kadınların tüm alanlarda eşit temsilinin önündeki engellerin kaldırılması amacıyla Meclis'e sunduğu araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

Halkların Demokratik Partisi, 'kadınların politika yapım ve yönetim süreçlerine katılımı ile siyasette, yönetimde ve hayatın tüm alanlarında eşit temsilinin önündeki engellerin kaldırılması amacıyla' TBMM'ye önerge sundu. HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç tarafından yapılan önergede 'mevcut 16 Bakandan yalnızca 2'sinin, 49 Bakan Yardımcısından ise yalnızca 4'ünün kadın olduğu' aktarıldı.

Önergenin tamamı ise şu şekilde:

"2020 itibariyle 101 milletvekiliyle TBMM'nin sadece yüzde 17'si kadınlardan oluşmakta ve bu haliyle Türkiye kadın milletvekili oranında dünyada 192 ülke içinde 122'nci sırada yer almaktadır. Mevcut 16 Bakandan yalnızca 2'si, 49 Bakan Yardımcısından ise yalnızca 4'ü kadındır. Teknik olarak değerlendirilen genel müdürlükler ve daire başkanlıklarında ise durum farklı değildir. Tüm genel müdürlük ve daire başkanlıkları içindeki kadınların oranı yalnızca yüzde 2'dir.

"Yine yerel yönetimlerde de 2020 itibariyle kadın oranı yüzde 2,66'dır. Benzer şekilde, Türkiye'de kamu kurumlarında, yargı organlarında, üniversitelerde ve farklı mesleklerde çalışanların sadece yüzde 20-25'i kadınlardan oluşmaktadır. Bu oran dahi son derece düşük iken, siyasette, özellikle de siyasal partilerin yönetim organlarında, ulusal ve yerel meclislerde kadınların katılımı ve siyasal temsili yüzde 10'un çok altındadır. Sonuç olarak ekonomiden sosyal politikalara kadar, devlet bürokrasisinde kadınlar bütünüyle siyasetin dışında tutulmaktadır.

"Bu veriler bize siyasette ve kamuda kadınların temsiliyetinin neredeyse olmadığını göstermektedir. Hâlbuki hem demokratik yaşamın güçlendirilmesi hem de cinsiyete dayalı eşitsizliklerin ortadan kaldırılması için kadınların siyasete aktif katılımı hayati öneme sahiptir. BM'nin kritik eşik olarak kabul ettiği kadın temsiliyeti oranı yüzde 30'dur. Ülkemizde nüfusun yarısını oluşturan kadınların karar alma ve yönetim süreçlerine katılamaması, siyasette ve hayatın çeşitli alanlarında eşit oranda temsil edilememesi sıradan bir temsil sorununun ötesinde bir demokrasi sorunudur.

"Nitekim 100'den fazla ülkede 35 yıl süren çalışmaların sonucunda, kadınların siyasi katılımı, cinsiyet eşitliğini sağlama, vatandaşların ihtiyaçlarına daha fazla cevap verme, partiler ve temsil sorunu yaşayan farklı kimlikler arasında daha fazla işbirliği yapma ve daha sürdürülebilir bir geleceğin inşası gibi demokratik kazanımları sağladığını net şekilde açığa çıkarmıştır. Bu açıdan kadınların temsilinin artması ile cinsiyetçiliğe dayalı sorunların çözülmesi ile cinsiyet eşitlikçi politikaların daha isabetli uygulanacağı açıktır.

"Ancak kadınların siyasete ve yönetime katılımının önündeki en önemli engel, iktidarın siyaset yapan kadınlara yönelik eşitlikçi olmayan zihniyeti ve yarattığı baskılardır. Kadınların siyasette, yönetimde ve toplumun tüm alanlarında düşük temsili son derece yakıcı bir sorundur.

"Kadınları siyasetten, yönetimden ve tüm toplumsal alanlardan uzaklaştırmak yerine dahil olmalarını sağlayıcı etkin politikaların uygulanması eşitlikçi, özgürlükçü ve katılımcı bir demokrasinin hayata geçirilmesi açısından da elzemdir. Bu nedenle, Siyasi Partiler ve Seçim Yasalarında değişikliğe gidilerek, tüm kademelerde eşit temsilin sağlanması, her tür meclis üyeliklerinde fermuar sistemi veya yüzde 50 eşit temsilin uygulanması bu konuda çok önemli bir adım olacaktır. Yine tüm idari ve bürokratik kademelerde pozitif ayrımcılık ilkesinin uygulanması, bu konulardaki eksikliği gidererek gerçek anlamda bir eşitliğe adım atmak konusunda önemli bir tutum olacaktır.

"Bu bağlamda, hem kadınların siyasete, yönetime ve tüm toplumsal alanlara eşit katılmalarının önündeki engellerin ortadan kaldırılması hem de bu konuda olası etkin çözüm önerilerinin ve politikaların tartışılması için Mecliste bir araştırma komisyonun kurulması elzemdir."

Genel Kurul'da görüşülen önergeye ilişkin HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit söz aldı. Partilerine yönelik gözaltı ve tutuklama operasyonlarına değinen Koçyiğit, "Eş Genel Başkanımız Sayın Figen Yüksekdağ başta olmak üzere kadın milletvekillerimizi, belediye eşbaşkanlarımızı, belediye meclis üyelerimizi tutukladı, cezaevine gönderdi. Bu ülkedeki Kürt kadın hareketinin, Türkiye kadın hareketinin ve dünya kadın hareketinin aslında ortak kazanımı olabilecek, hepimizin arkasında durması gereken, hepimiz için çok ileri bir aşama olan eşbaşkanlık sistemini kriminalize etmeye çalıştı. Eşbaşkanlık sistemi üzerinden aslında deyim yerindeyse fırtına koparıp kadınların eşit temsiliyetinin önünü kapatacak mekanizmaları hayat geçirdi" diye konuştu.

Belediyeye atanan kayyumların kadın kurumlarını kapattığına dikkati çeken Koçyiğit, şöyle devam etti: "Alo şiddet hatlarını kapattınız. Yani nerede kadına dair bir şey varsa hepsini engellediniz, hepsini kapattınız."

CHP'DEN DESTEK
CHP adına söz alan Aysu Bankoğlu ise "Biz tüzüğümüzde de cinsiyet kotasına zaten yer veriyoruz ama bu alan siyasi partilerin uygulamalarına bırakılacak bir alan değildir, olmamalıdır. Siyasi Partiler Yasası'nda bir değişikliğe ihtiyaç olduğu da çok açıktır arkadaşlar. Gelin, bunu birlikte yapalım diyorum. Bu araştırma önergesi bir başlangıç olsun. Buradan KEFEK'e de bir çağrı yapmak istiyorum. Bu teklif samimiyet ve ilerlemeye inanmayı gerektiriyor. KEFEK'in de toplumsal cinsiyet eşitliğini gerçekleştirmeye yönelik somut adımlar atmasına ihtiyaç var ve bu anlamda da KEFEK'in bu teklifi desteklemesini bekliyoruz" diye seslendi.

Konuşmalar ardından oylamaya sunulan önerge AKP ve MHP'li milletvekillerin oylarıyla reddedildi.